Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde asırlar öncesine dayanan tandırın hem yöresel yemeklerin hem de tandır ekmeğinin pişirilmesinde yaygın olarak kullanıldığını belirten Yaman, tandıra olan ilginin arttığını söyledi.
Tandır yapımının zahmetli ancak kültürel açıdan değerli bir iş olduğunu vurgulayan Yaman, “Tandır yapmak için hazırladığımız çamur harcının içerisine saman, keçi yünü ve tuz ekliyoruz. Keçi kılı, çimentoya benzer bir işlev görüyor; harcı sertleştirerek tandırın daha hızlı kurumasını ve sağlam olmasını sağlıyor.” dedi.
Tandır üretiminin kış aylarında yapılmadığını belirten Yaman, “Tandırı sadece yazın yapıyoruz. Güneşin sıcaklığı, şekil verdikten sonra harcın kurumasında fırın görevi görüyor.” diyerek, doğanın sunduğu imkanlardan faydalandıklarını dile getirdi.
Tandır yapım sürecini de detaylarıyla anlatan Yaman, şu ifadeleri kullandı:
“Tüm malzemeleri karıştırıp harç yaptıktan sonra, çizdiğimiz boyut üzerinden ellerimizle çamurdan daire şeklinde katlar oluşturuyoruz. Her kat tamamen kurudukça bir sonraki kata geçiyoruz. Tandır geniş başlayıp daralarak yukarı doğru yükseliyor. Bir tandırın yapımı yaklaşık bir hafta sürüyor. Son olarak ağız kısmını yaparak kuruyan tandırı kaldırıp satışa sunuyoruz.”
Tandırın hem yemek pişirmede hem de yöresel tandır ekmeği yapımında kullanıldığını aktaran Yaman, "Hazırlanan hamuru bir yastık yardımıyla tandırın iç yüzeyine yapıştırarak pişiriyoruz. Başka herhangi bir gelirim yok; 25 yıldır sadece tandır yaparak geçimimi sağlıyorum.” diye konuştu.
Yaman, yaptıkları ürünleri saklayacak ve satacak uygun bir alanlarının bulunmadığını için yetkililere destek çağrısı yaptı.